- tıkınmak
- v. cram, tuck in, bolt, stuff oneself, batten, engorge, gorge, gormandize, guzzle, ingurgitate, put away, shift, stodge, stuff
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
tıkınmak — nsz, tkz. 1) Eline geçen yiyeceği oburca yemek Vebali boynuna, bunların karınlarına sığdırdıklarını bir insan tıkınamaz. H. R. Gürpınar 2) Yemek yemek Birleşik Sözler ıkına tıkına … Çağatay Osmanlı Sözlük
tıkınmak — teperek tıkmak, doldurmak, fazla yemek II, 147 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
domuz gibi tıkınmak (veya yemek) — oburcasına çok yemek Şişmanlıyorum, neden yine bir domuz gibi tıkındım? A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
tıkınma — is. Tıkınmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük